Çalışanlarına yatırım yapan şirketler sürdürülebilir muvaffakiyetin kapısını açıyor

Ancak bunu mümkün kılan bir ortam yaratmak, kuruluşlar ve başkanlar için giderek daha zorlaşıyor. Bunu sağlamayı başaran şirketlerin en kıymetli stratejilerinin başında, eğitim yoluyla çalışanların gelişimine yapılan yatırım yer alıyor. ‘Mutlu ve Başarılı çalışan=Başarılı şirket’ denkleminin farkına varan şirketler, çeşitli hususlarda şirket içi eğitimlere yönelerek çalışanlarına yatırım yapıyor.

Son yıllarda büyük değişime sahne olan iş dünyasında, inanca dayalı bir kurum kültürü oluşturan ve çalışan odaklı kararlar alan şirketlerin yükselişi başladı. Her geçen gün daha fazla şirket ‘Mutlu ve başarılı çalışan=Başarılı şirket’ denkleminin farkına varıyor ve çalışanlarına daha fazla yatırım yapmaya yöneliyor. 

Şirketlerin çalışan mutluluğuna verdiği değer, yalnızca iş yerindeki atmosferi değil, tıpkı vakitte şirketin finansal performansını da olumlu istikamette etkiliyor. Araştırmalar, çalışanlarına yatırım yapan şirketlerin, BIST30 endeksindeki şirketler ortasında iki kat daha yüksek performans gösterdiğini işaret ediyor. Çalışan memnunluğu ile finansal muvaffakiyet ortasındaki dikkat çeken ilgi, şirketlerin kurum kültürü ve çalışanlarına yönelik yatırım yapma zorunluluğunu ortaya koyuyor. 

Great Place to Work Enstitüsü tarafından yapılan araştırmalar da inanç seviyesi yüksek kurum kültürü oluşturmanın kritik bir yatırım stratejisi olduğunu gösteriyor. ‘En uygun işveren’ unvanına sahip şirketler, kurum kültürü ve yüksek itimat seviyesinin inşası için yapılan yatırımı lüks olarak değil, rekabet konusunda bir avantaj olarak görüyor.

Çalışana yatırım, geleceğe yatırım…

Geniş ve uzmanca tasarlanmış eğitim programlarıyla beyaz yakalı profesyonellerin meslek gelişimine odaklanan Teedo Online Eğitim Platformu’nun Pazarlama ve Büyümeden Sorumlu Yöneticisi Cansu Karagül, çalışan mutluluğunun ve bunu sağlamak hedefiyle çalışanlara yapılan yatırımların yeni iş dünyasında şirketlerin başarısı için kritik bir faktör haline geldiğini söyledi. Çalışanlarına yatırım yapan şirketlerin geleceklerine yatırım yaptığını vurgulayan Karagül, “Şirketlerin, değişen çalışma dinamiklerine ahenk sağlamak, duygusal gereksinimleri karşılamak, tesirli liderlik ve irtibat kurmak, eğitim ve gelişim fırsatları sunmak ve iş kültürünü güçlendirmek için gayret göstermeleri gerekiyor. Fakat bu formda, çalışanların memnunluğunu artırabilir ve uzun vadeli sürdürülebilir başarıyı sağlayabilirler” diye konuştu.

Eğitimler, çalışan memnunluğunu artırıyor

Şirket bünyesinde çalışanların aidiyet hissini artırarak daha yüksek performans göstermelerini sağlayan yatırımlar ortasında eğitim programları öne çıkıyor. Çalışan eğitimi, son periyotta çalışanları elde tutmak kadar, geleceğe yönelik vasıflı bir iş gücü yaratmak için de hayati bir iş stratejisi haline geldi. Şirket içi eğitim programlarının çalışanların çalışma halini düzgünleştirmeye, yeni fikirleri teşvik etmeye ve şirketin amaçlarına ulaşmasına yardımcı olduğunu belirten Karagül, “Sürekli öğrenme fırsatları sunmak çalışanların iştirakini artırırken, devamsızlığı da azaltıyor. Daha yüksek üretkenlik ve karlılık sağlıyor” dedi.  

Teedo Online Eğitim Platformu Pazarlama ve Büyümeden Sorumlu Yöneticisi Cansu Karagül, şirket içi eğitim programlarının çalışanların meslek gelişimi ve şirketin sürdürülebilir başarısı üzerindeki tesirlerini şöyle sıraladı: 

Daha Yüksek Verimlilik: Şirketlerin eğitim ve gelişim fırsatları sunmasının en temel yararlarından biri, çalışanların verimliliğinin artmasıdır. Daha verimli çalışanlar, iş süreçlerinin daha aktif bir biçimde yürütülmesine katkıda bulunur ve münasebetiyle şirketin karlılığını artırır.

Daha Fazla Müşteri Memnuniyeti: Nitelikli eğitim alan, katma kıymeti yüksek ve keyifli çalışanlar, müşterilere daha uygun hizmet sunar, şirketin hizmet kalitesini artırır. Müşteri memnuniyeti arttıkça müşteri sadakati ve tekrarlı satışlar artar, bu da şirketin gelirini artırır.

Düşük Çalışan Sirkülasyonu: Mesleki ve şahsî gelişimine yatırım yapılan çalışanın şirketine karşı aidiyet duygusu artar, münasebetiyle çalışan sirkülasyon oranı azalır. Çalışan sirkülasyonu azaldıkça işe alım ve eğitim maliyetleri düşer, bu da şirketin maliyetlerini azaltır ve karını artırır.

İnovasyon ve Yaratıcılık: Şirketlerin çalışanlarına verdikleri eğitimler, onların yaratıcılığını ve inovasyon yeteneklerini teşvik eder. Yaratıcı ve yenilikçi fikirler, şirketin pazara yeni eser ve hizmetler sunmasını sağlarken rekabet avantajı da yaratır.

İyi Prestij ve Marka Pahası: Çalışanlarına bedel veren şirketler, ekseriyetle daha âlâ bir patron markası oluşturur. Düzgün bir patron markası olmak, günümüzde nitelikli çalışanları çekmek ve elde tutmak için çok değerli bir kriter. Bu da şirketin rekabet gücünü ve hasebiyle uzun vadede karlılığı artırır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı