Cilt sorunları bu aylarda en sık görülen sıkıntıları oluşturuyor. Yaz mevsiminde artan cilt yağlanması nedeniyle akneler oluşabiliyor. Güneş ve ultraviyole tesiriyle; güneş yanıkları, yüzde ‘melazma’ ismi verilen lekeler, hassas ciltlerde alerjik döküntüler gelişebiliyor. Yeniden güneşe bağlı olarak terleme ve nem sonrasında oluşan kıl kökü iltihapları ile mantar enfeksiyonları da sıkça görülüyor.  Cildimiz güneş hasarı nedeniyle erken yaşlanmaya başlıyor. En kıymetlisi ise cilt kanserinin gelişme riskinin artması. Üstelik cilt kanserinin görülme sıklığı dünyada ve ülkemizde her yıl giderek yükseliyor. Yaz aylarında cilt sorunlarının gelişiminde yanılgılı alışkanlıklarımız ise büyük bir etken oluyor! Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Melodi Çekiç, cilt sağlığımızı korumak için almamız gereken en kıymetli tedbirin güneşten korunmak olduğuna dikkat çekerek, “Örneğin yanlışlı alışkanlıklardan vazgeçildiğinde cilt kanserlerinin yüzde 80’inden fazlası önlenebiliyor. Sağlıklı ve genç görünen bir cilt için güneşten kollayıcı krem kullanmak, esirgeyici kıyafetler giymek ve cildi tahriş eden eserlerden kaçınmak çok önemlidir” diyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Melodi Çekiç,  yaz aylarında yaptığımız yanılgıları ve doğrularını anlattı; değerli teklifler ve ihtarlarda bulundu!

HATA: Güneş kremini birinci sefer plajda kullanmak

DOĞRUSU: Yaz aylarında çoğumuz güneşten kollayıcı kremi sokağa çıktıktan sonra, örneğin plajda sürmek üzere büyük bir kusura düşüyoruz. Halbuki aktif bir müdafaa için UVA ile UVB içeren 50 faktörlük ve suya güçlü  güneş kremini dışarı çıkmadan 30 dakika evvel tüm açıkta kalan bölgelere sürmeli ve her 2 saatte bir yenilemelisiniz. 

HATA: Güneş kremini boyun, kulak ve kollara sürmemek 

DOĞRUSU: Cilt kanserleri bedenimizin tüm güneş alan bölgelerinde gelişebiliyor.  Dolayısıyla kulak, dudak, boyun ve kollarınıza da esirgeyici krem sürmeyi ihmal etmeyin. Yüz ve boyun için 3 ml güneş kremi ( orta ve işaret parmağınızın uzunluğu kadar) kâfi gelecektir. Denize ve havuza girdikten sonra ılık suyla duş alıp, akabinde güneş kreminizi tekrar sürmeyi alışkanlık edinin.

 HATA: Kollayıcı giysi, şapka, gözlük kullanmamak

DOĞRUSU: Yazın öğlen saatlerinde dışarıdaysanız güneş kremi tek başına kâfi gelmeyebiliyor, bu nedenle ek gözetici tedbirler almanız gerekiyor. Ultraviyole müdafaası için uzun kollu gömlekler, uzun pantolonlar ve etekler tercih edin. Kulak ile boynu da koruyan ve sıkı dokunmuş kumaştan yapılan şapkaları kullanın. Göz etrafı derisini korumak ve katarakt riskini azaltmak için “UV 400” yahut ‘ANSI UV’ etiketli gözlükleri tercih edin. 

HATA: Makyaj materyallerini, cilt bakım eserlerini ve güneş kremini yanlış sıralamada uygulamak

DOĞRUSU: Güneşten tesirli korunabilmek için eserleri yanlışsız kullanmanız büyük bir değer taşıyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Melodi Çekiç, ürünlerin hangi sıralamada uygulanması gerektiğini şöyle anlatıyor: “Önce pak ve kuru deriye cilt bakım eserleri uygulanmalı, emildikten sonra güneş kremi sürülmeli, üzerine makyaj yapılmalı. Makyaj üzerine güneş kremini yenilemek için pudra formu tercih edilebilir. Lakin, bu pudralar ana güneş koruyucusu olmamalıdır. Makyaj materyallerinde SPF olması kâfi değildir; geniş spektrumlu muhafaza sağlamazlar ve gereken ölçüde uygulamak zordur. Hasebiyle demir oksit içeren mineral makyaj kullanılmasında yarar var, zira demir oksit cildi görünür ışınlara karşı da korur.”

HATA: Bu saatler ortasında açık alanda bulunmak

DOĞRUSU: Yaz aylarında 11.00 – 15.00 saat aralıklarında UV indeksi en yüksek düzeyde oluyor. Dermatoloji Uzmanı Dr. Melodi Çekiç, güneş esirgeyici sürseniz bile bedenin terlemesiyle birlikte kremin ölçüsünün azalacağına işaret ederek, “Bu nedenle tam müdafaa gerçekleşmeyebilir. Münasebetiyle mümkünse 11.00-15.00 saatleri aralığında dışarda bulunmaktan, güneşlenmekten ve denize girmekten kaçınılmalı. Dışarıda bulunulması gerekiyorsa gölgede durulmalı, cilde kesinlikle güneş kremi sürülmeli ve kollayıcı giysi ile şapka kullanılmalı.”

HATA: Sağlıklı bronzlaştığını düşünmek

DOĞRUSU: Uzmanlar her fırsatta ‘Sağlıklı bronzlaşma diye bir kavram bilimsel olarak yoktur’ ikazında bulunuyorlar. Çünkü bronzlaşma, cildin ‘melanosit’ ismi verilen renk hücrelerinin cildi ultraviyole ışınlarından korumak ve kanser oluşumunu önlemek için çoğalmalarıyla oluşuyor. Yani, bronzlaşmak aslında cildin savunma düzeneğidir. Bronzlaşmak maksadıyla öğlen saatlerinde güneşe maruz kalmak hem ciltte erken yaşlanmaya ve lekelere hem de cilt kanserine yol açabiliyor. 

HATA: Leke ve izler için soyucu krem ile serum kullanmak

DOĞRUSU: AHA-BHA, hidrokinon ve oranı yüksek retinoik asitli kremler, yüz peelingleri; sonbahar ve kış aylarında yaygın kullanılan cilt yenileyici ve leke giderici casuslar. Fakat bu eserlerin yaz aylarında bilhassa güneşten korunmadan ve denetimsiz kullanımının cildin bariyerini bozduğuna işaret eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Melodi Çekiç, “Bunun sonucunda eserler daha çok leke oluşumuna neden olur ve cildi korunmasız bırakarak güneş hasarının daha ağır oluşmasına yol açar. Münasebetiyle cilt sıhhati için yaz periyodundaki cilt eserleri tabibe danışılmadan kullanılmamalıdır” diyor. 

HATA: Cilde yağ bazlı eserleri uygulamak 

DOĞRUSU: Yaz aylarında terleme ve ciltte yağlanmanın artması nedeniyle yüzde sivilce ile siyah noktalarda artış görülüyor.  Dermatoloji Uzmanı Dr. Melodi Çekiç, ayrıca yağ bazlı eserlerin kullanımının da ciltte yaygın sivilce çıkışına ve sivilce izlerinin artmasına yol açacağı ihtarında bulunarak, “Bu problemleri önlemek için cildin evvel misel suyla temizlenmesi, akabinde su bazlı bir yıkama jeliyle yıkanması, son olarak da tekrar su bazlı bir eserle nemlendirilmesi gerekir” diye konuşuyor.  

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı